7 Şubat 2011 Pazartesi

AYDER YAYLASI

Uzungöl'de  Mustafa'dan  bahsetmeyi  unuttum.  Mustafa  11  yaşında  ama  duruşuna  bakarsanız,  sanırsınız  büyümüşde  küçülmüş.  Uzungöl'lüler, o  yüzden  her  gittiğimde  görme  fırsatım  oluyor  Mustafa'yı.  Büyüdüğünü  gözlemliyebiliyorum  böylece.  Tam  bir  karadeniz  uşağı ! ....Gözüpek,  derslerle  pek  arası  yok.  Maddi  olanaksızlıklar  onuda  etkilemiş  tabii.  Bizde  her  gittiğimiz  yerde  yaptığımız  gibi  Mustafa'ya da  elimizden  gelen  yardımı  yaptık.  Bu  sene  bisiklet  alındı.  Daha  bisikleti  gelmeden,  karaları  bağlamıştı.  Arkadaşlarımın  yarısından  çoğunun  bisikleti  yok.  Onlarıda  bindirmem lazım,  o  zaman  da  bisiklet  eskir  diye  hayıflanıyordu.  Bizi  orada  hiç  yanlız  bırakmadı.  Yine  gideceğiz  ve  yine  Mustafa'yla  birlikte  olacağız  inşallah.

Tekrar  yollardayız.  Boşuna  blog  ismi  olarak  berna  ve  yollar  demedim!.....
Sahile  inip  rotamızı  Rize'ye  çeviriyoruz.  Rize  tamamen  denizin  üzerine  kurulan  bir  şehir.  Sadece  çay  ve  mısır  yetişiyor.  Bu  yüzden  çok  sayıda  göç  vermekte.  Ve  yörenin  en  tutucu  şehri  aynı  zamanda.
Rize'den  geçip,  kendimizi  fırtına  deresi  boyunca  gidiyor  bulduk.  İstikamet  Ayder  Yaylası.  Doğu  karadeniz  de  yer  alan  akarsularımızdan  biri  olan  Fırtına  Deresi,  Kaçkar  dağlarının  Karadenize  bakan  yamaçlarındaki  derelerin  birleşmesi  ile  oluşmuştur.  Rize  Ardeşen'in  yaklaşık  2 km  batısında.  Karadeniz'e  dökülen  dere  57 km  uzunluğundadır.  Çay  bahçeleri  içinden  geçen,  üzerindeki  kemer  köprülerle  süslü  Fırtına,  raftıngcilerinde  çok  sevdiği  bir  parkur.  Dere  hakkındaki  bu  bilgilendirmeden  sonra  yolumuza  yani  tırmanmaya  devam  ediyoruz.  Doğru  Ayder'e  artık.
Ayder,  Çamlıhemşin  ilçesinin  19 km  güneydoğusunda,  1350 m  yükseklikte,  çam  ormanları  ile  kaplı  bir  yer.  Fırtına  deresi  boyunca  muhteşem  manzaralar  eşliğinde  varıyoruz  Çamlıhemşin'e.  Buraya  kadar  gelip de,  Zilkale'yi  görmeden  olmaz  diyoruz  vee doğruca  kaleye  gidiyoruz.  Zilkale,  Trabzon  İmparatorluğu  döneminde,  ya  Komnenoslar  ya  da  bağlı  bulunan  Lord'lar  tarafından  yapıldığı  zannediliyor.  Osmanlının  fethinden  sonra  ismi  Kale-i  Zir  olmuş.  Ve  savunma  amaçlı  kullanılmış.  Zilkale'den  manzara  muazzam.  Sizlerle  paylaşıcam  fotoğrafları.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder